Elektrikli araç sayısının artışıyla paralel olarak Türkiye’de şarj altyapısı genişliyor. Hem kamu hem özel sektör yatırımları, hızlı şarj istasyonlarının yaygınlaşması ve teşvik programları sayesinde 2025’e kadar binlerce noktaya ulaşılması hedefleniyor.
Türkiye, sıfır emisyonlu ulaşım hedeflerine ulaşmak için elektrikli araç (EA) kullanımını teşvik ederken, şarj altyapısının güçlendirilmesi kritik bir adım olarak öne çıkıyor. 2024 sonu verilerine göre ülke genelinde 2.500’ü aşkın halka açık şarj noktası bulunuyor; 2025’e kadar bu sayının üç katına çıkması bekleniyor.
Mevcut Şarj Altyapısı ve Dağılımı
Şehir merkezleri ve otoyol kenarları başta olmak üzere:
- İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük metropollerde toplam 1.200’ün üzerinde hızlı ve normal şarj ünitesi hizmet veriyor.
- E-şarj ağlarının en yaygınlarından biri olan Eşarj, 800’ü geçen istasyonuyla 81 ilde faaliyet yürütüyor.
- Enerjisa’nın “Mobil Şarj” uygulaması, hem konutlara hem de işletmelere taşınabilir şarj çözümleri sunarak kullanım kolaylığı sağlıyor.
Bu altyapının hızla büyümesinde, savunma sanayiinden enerji şirketlerine kadar farklı sektörlerden aktörlerin rolü büyük. Özellikle otoyol güzergâhlarına konuşlandırılan hızlı şarj üniteleri, uzun yol sürüşlerinde menzil kaygısını azaltıyor.
Özel Sektör Yatırımları ve İşbirlikleri
Türkiye’de birçok yerli ve yabancı şirket elektrikli şarj pazarına girdi:
- Porsche Charging Solutions ile Zorlu Energy Solutions (ZES) arasında yapılan işbirliği, şehir içi ve şehirlerarası noktalarda hızlı şarj istasyonlarının artırılmasına odaklanıyor.
- Shell Recharge, akaryakıt istasyonlarının bir kısmını EA şarj istasyonlarına dönüştürerek entegre hizmet sunuyor.
- Yenilikçi start-up’lar, akıllı yük yönetimi ve kullanıcı dostu mobil uygulamalar geliştirerek kullanıcı deneyimini iyileştiriyor.
Son dönemde Tesla’nın Supercharger ağını da Türkiye’ye getirme planları konuşuluyor; marka, ilk istasyonlarını Ege ve Marmara bölgelerinde kurmayı değerlendiriyor.
Hızlı Şarj Ünitelerinin Yaygınlaşması
Menzil kaygısını ortadan kaldırmak için hızlı şarj (DC) üniteleri kritik:
- 50 kW altı “yarı hızlı” şarj noktaları, şehir içi cezaevi ve otoparklarda yaygın.
- 150 kW ve üstü “ultra hızlı” şarj istasyonları, otoyol dinlenme tesislerinde tercih ediliyor; bir seferde 20–30 dakikada yüzde 80 dolum sağlıyor.
- Yeni nesil 350 kW CCS istasyonlarının testleri İstanbul-İzmir otoyol hattında sürüyor.
Hızlı şarj istasyonlarının artışı, elektrikli ticari araç filosu kiralamalarında ve kargo dağıtım ağlarında da EA kullanımını cazip hâle getiriyor.
Kamu Politikaları ve Teşvik Programları
Türkiye Cumhuriyeti Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, EA altyapısına yönelik destekler açıkladı:
- Şarj istasyonu yatırımlarına 2024’te başlayan yeni teşvik paketi, ekipman ve kurulum giderlerinin yüzde 30’una kadar geri ödeme imkânı tanıyor.
- Belediyeler, toplu taşıma araçları için EA otobüs şarj merkezleri kuruyor; İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 100 otobüslük filo için 15 şarj istasyonu planladı.
- Özellikle üniversite kampüsleri ve organize sanayi bölgelerinde alt yapı çalışmaları hız kazandı.
Yatırımcılar için sağlanan bu destekler, elektrikli şarj ağının coğrafi yayılımını hızlandırıyor ve ülke çapında homojen bir hizmet ağı oluşturulmasına katkı sağlıyor.
Gelecek Planları ve Hedefler
Elektrikli araç şarj altyapısında önümüzdeki döneme dair ana plan başlıkları şunlar:
- 2025 sonuna kadar 7.500 halka açık şarj noktasına ulaşılması
- 2030’a kadar Türkiye genelinde her 50 kilometrede bir hızlı şarj istasyonunun devreye alınması
- Akıllı şebeke entegrasyonuyla yenilenebilir enerji kaynaklarından doğrudan beslenen “yeşil şarj” istasyonlarının yaygınlaştırılması
- Araç-şebeke etkileşimi (V2G) test projelerinin pilot bölgelerde başlatılması
Özellikle Türkiye Elektrikli Araç Şarj Ağı (TEAŞ) projesi kapsamında, kamu-özel işbirlikleriyle sınır ötesi rotalarda dahi sürdürülebilir şarj hizmeti sunulması hedefleniyor.
Türkiye’nin şarj altyapısındaki bu hızlı dönüşüm, elektrikli araç sahiplerine kesintisiz ve kullanıcı dostu bir deneyim sunarken, sıfır emisyonlu ulaşım hedefine de büyük katkı sağlıyor. Yatırımlar ve işbirlikleri arttıkça, şarj ağı daha da güçlenecek ve elektrikli araçlar günlük ulaşımın vazgeçilmez bir parçası hâline gelecek.